Bursa Tarihi
Bursa ve Çevresi
Bursa'da Tarihi Yapılar
Bursa'ya Dair
Bursa'da Ünlü İnsanlar
Bursa Müzeleri
Bursaspor
Bursa Doğal Güzellikler
Uludağ ve Dağ Turizmi
Bursa Kaplıcaları ve Termal Turizm

BURSA'DA TARIHI YAPILAR | KÜLLIYELER | YILDIRIM KÜLLIYESI

Yıldırım İlçesi’nde Gökdere’nin batısındaki tepe üzerinde yer alan külliye Sultan Yıldırım Bayezıd tarafından yaptırılmıştır (1390-1400). Yıldırım Külliyesi’ndeki yapılar şöyle sıralanmaktadır.
1 - Külliyenin Ana Giriş Kapısı,

2 - Yıldırım Bayezıd Türbesi,

3 - Yıldırım Medresesi (Günümüzde Sağlık Ocağı)

4 - Saray (Günümüzde herhangi bir kalıntısı yoktur)

5 - Şadırvan,

6 - Yıldırım Bayezıd Camii,

7 - Yıldırım İmareti (Günümüzde kalmamıştır),

8 - Yıldırım hamamı,

9 - Külliyenin ikinci konumdaki kapısı,

10-Külliyeyi eskiden çevrelemekte olan duvarların yaklaşık izlediği doğrultu,

11-Su kemeri (Günümüzde kalmamıştır).

YILDIRIM CAMİİ

    * *Yıldırım Bayezıd tarafından 1400’lerden önce yapılan cami, iki yanındaki eyvanlarıyla ters T planlı camilere en olgun mimaridir.
    * *Bursa kemeriyle iki kat boyunca yükselen, tamamen kesme taştan çok abidevi giriş cephesi ilk defa burada yaratılmıştır.
    * *Taş işçiliği, devrinin en güzel ürünlerini bu yapıda vermiştir.

Yıldırım Camii, Yıldırım semtindeki tepe üzerinde Yıldırım Külliyesi’nin ortasında yer almaktadır. 14. yüzyılın sonlarında Yıldırım Beyazıt tarafından yaptırılan camii, zengin taş işçiliğiyle dikkat çekmektedir.
Bulunduğu bölgedeki kuvvetli lodoslar ve depremler nedeniyle iki minaresi de yıkılmış olan caminin bugün kullanılan minaresi yakın tarihte betondan yapılmıştır.

Yıldırım Camii’nde giriş eyvanına mukabil yanlarda iki oda vardır. Bu odalara dışarıdan da girilebilmektedir. Ortada arka arkaya iki kubbe, yanlarda birer eyvan ile birer ocaklı ve küçük pencereli oda bulunur. İki ana kubbeyi birbirinden ayıran büyük kemerde ve pencerelerde kullanılan Bursa Kemerleri, camiye ayrı bir özellik kazandırmaktadır.

Yıldırım Camii’nin merkez kubbesi, iç mekana ferahlık veren bir yüksekliğe sahiptir. Duvarları kesme taşlarla kaplıdır. Namaz kısmı ve yandaki eyvanlar zeminden yüksektir ve eyvanların üstü sivri tonozların oluşturduğu sekiz köşeye oturan kubbeyle örtülmüştür. Kare plan üzerine oturan mihrap kubbesi ise sekiz sıra stalaktitli yaşmak ile örtülüdür.

Köşelerinde cilalı yeşilimsi mermer sütunlar vardır. Caminin doğu ve batısındaki odalar alçıdan, ufak, büyük hücreli ve maşalıklıdır. Stalaktit saçaklı, geniş ajurlu, on iki yıldızlı ve yeşil çini parça kakmalı, süslü nesih ve kufi hatla yazılı hadis ve dualarla bezenmiş odalar çapraz tonozla kaplıdır. Ön cephede yer alan ayaklar ve bunları bağlayan kemerler kurşuni renkli mermerden yığma olarak yapılmıştır. Revak, beş kubbe ile örtülüdür
YILDIRIM TÜRBESİ

    * *IV. Osmanlı Sultanı’nın türbesi, 1406 yılında Yıldırım Bayezıd’ın oğlu Emir Süleyman tarafından yaptırılmıştır.
    * *Yapı kare planlıdır. Önde, üç küçük kubbenin örttüğü revak bölümü görülür. Osmanlı Döneminin ilk revaklı türbesidir.
    * *Türbede, ortada Yıldırım Bayezıd, sağında oğlu İsa Çelebi , solunda bir hanımı ve ayak ucunda kim oldukları bilinmeyen iki kadının sandukaları vardır

Yıldırım Medresesi’nin doğusunda yer alan Yıldırım Türbesi, Yıldırım Beyazıd için oğlu Süleyman Çelebi tarafından 1406’da yaptırılmıştır.
Türbenin ortasında Yıldırım Beyazıd’ın sandukası yer alırken, sağında oğlu İsa Çelebi’nin, solunda eşinin ve kimliği belirsiz iki bayanın sandukaları bulunmaktadır.

10.5 metrelik ölçülerde kare planlı olan türbe, tek kubbeye sahiptir.Kubbe sekizgen bir kasnağa oturmaktadır. Yuvarlak bir mihrabı bulunan türbede üç ufak kubbenin örttüğü revaklı bir giriş yer almaktadır. Köşeleri kare ayaklara, diğerleri yuvarlak sütunlara oturan revak, defalarca tamir görmüştür.

YILDIRIM MEDRESESİ

    * *Yıldırım Camii’nin kuzeybatısında, Yıldırım Bayezıd tarafından yaptırılmıştır(1399).
    * *Günümüzde işlevini Dispanser olarak sürdürmektedir

Yıldırım Camii’nin kuzeybatısında yer alan Yıldırım Medresesi, 1399 yılında Yıldırım Beyazıd tarafından yaptırılmıştır. Uzunlamasına revaklı bir avlu etrafına dizilmiş 20 oda ve eyvan şeklindeki açık bir dershaneden oluşan Yıldırım Medresesi’nin yapımında kesme taş, moloz taş ve tuğla kullanılmıştır. Bina, 1948 yılında tamir edilerek dispanser olarak hizmete sunulmuştur.

Yıldırım Medresesi’nin kapısından ortası kubbeli üçlü revağa, oradan da taş ve tuğla ile örülü ayakların taşıdığı, uzunlamasına tonozla örülü yan revaklara geçilmektedir. Sağlı sollu tonozla örtülü olan sekizer hücre, revaklara açılmaktadır. Girişin iki yanında hocalara ait odalar yer almaktadır.
Köşe odalarında ikişer, diğerlerinde birer tane olmak üzere pencere ve ocaklar bulunmaktadır. Yan revaklardan bağlanılan açık evyanlı dershane, sekizgen kasnak üzerine oturtulmuş ve kurşun kaplı kubbe ile örtülmüştür. Odalar ile revak da kurşunla örtülü çatıya sahiptir.Dershanenin yıldız ve düz tuğlalarla yapılan süslemeleri, güzellikleriyle göz doldurmaktadır.

YILDIRIM HAMAMI

    * *Yıldırım Bayezıd Camisinin batısında, eğimli bir arazide, Yıldırım Bayezıd tarafından XIV. Yüzyılda cami, medrese ve imaret ile beraber yaptırılmıştır.
    * *Küçük ve tek olan hamamın soyunmalık bölümü kubbeli ve kare planlıdır. Buradan kubbeli ılıklık bölümüne geçilmektedir.
    * *Günümüzde şahıs elinde olan yapı, bakımsız durumdadır.

Yıldırım Hamamı, Yıldırım Camii’nin batısında yer almaktadır. Meyilli bir saha üzerinde bulunan hamam, moloz taşla inşa edilmiştir. Yıldırım Hamamı’nın soğukluk kısmı, üzeri kubbe ile örtülü olup, kare şeklindedir. Soğukluktan kubbeli ılıklığa, oradan da kubbe ile örtülü iki halvete geçilmektedir. Göbek taşı kubbe ve eyvan ile örtülüdür.

YILDIRIM DARÜŞŞİFASI

*Yapı; 1390-1394 yılları arasında Yıldırım Bayezıd tarafından yaptırılan ilk Osmanlı hastanesidir.

*Akıl ve sinir hastalıklarının da hastanede tedavi edildiği bilinir.

*XIX. Yüzyıla gelindiğinde sağlık hizmeti özelliğini kaybeden yapı, barut deposu “ Baruthane” olarak kullanılmıştır.

*Günümüzde bu yapı ; Göz Nuru Vakfı adı altında sağlık hizmeti vermektedir.

Yıldırım Camii’nin 250 m. doğusunda yer alan Yıldırım Darüşşifası, külliyenin bir parçası olarak 1390-1394 yılları arasında Yıldırım Beyazıd tarafından inşa ettirilen ilk sağlık merkezi ve tıp okuludur.

İlk Osmanlı Hastanesi olarak kabul edilen Darüşşifa’nın açıldığı dönemde 1 başhekim, 2 hekim, 2 eczacı, 2 şerbetçi, 1 aşçı ve bir ekmekçiden oluşan kadro ile hizmet verdiği bilinmektedir. Ayrıca Yıldırım Beyazıd' ın isteği üzerine Mısır Sultanı Berkok tarafından, o dönemin ünlü doktorlarından Şemsettin Sagir de hastanede görevlendirilmiştir. Akıl ve sinir hastalıklarının da tedavisinin yapıldığı kuruluşta, sadrazam Çandarlı İbrahim Paşa da tedavi görmüş ve sağlığına kavuşmuştur.

1560 metrekarelik meyilli bir alanı kaplayan Yıldırım Darüşşifası, medrese gibi uzunlamasına bir plana sahiptir. Revaklı bir avlu etrafında 21 oda, girişin sağ ve solunda olmak üzere iki mutfak, bir eczane, en dipte yer alan iki tabip odası ve ortadaki yemekhaneden oluşan yapı, arazinin meyilli oluşundan dolayı kademeli bir şekilde oluşturulmuştur. 1855 depreminden zarar gören bina bir dönem baruthane olarak da hizmet vermiştir.

Darülşşifa’ nın ilk açılışında o çağın ünlü tıp adamlarından Şemsettin İbn Sagır yönetiminde çalışılmış, çağının akıl ve sinir hastalıkları tedavisinde büyük ün kazanmıştır. Tamamen harap bir durumda iken, 1997-2002 yılları arasında aslına uygun olarak Vakıflar Bölge Müdürlüğü’nce yeniden onarılmıştır. Vahliyesine uygun olarak şifa dağıtan bir müessese olarak halen işlevini sürdürmektedir.